Kur’an’da Hicret Gerçeği
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla
«41. BUNDAN BÖYLE (hak ve özgürlüğünü kullandığından dolayı),
zulme uğradıktan sonra,
Allah’ın emri gereği göç/hicret edenlere gelince;
Biz onları dünyada iyi bir şekilde yerleştireceğiz.
Ahiret mükâfatı ise daha büyüktür. Eğer bilselerdi!
42. Onlar sabrettiler ve Rablerine güvenmektedirler.» [NAHL SURESİ’nden]
«110. Sonra gerçekten Rabbin sıkıntı
ve
işkenceye uğratıldıktan sonra hicret edenlerin ardından;
cihat eden ve sabredenlerin yanındadır.
Şüphesiz Rabbin bundan sonra onları,
elbette çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.» [NAHL SURESİ’nden]
26. Bunun üzerine ona (İbrahim’e) sadece Lût inandı
ve:
“Rabbimin yoluna hicret ediyorum.
Şüphesiz ki O güçlüdür, hikmet (bilim) sahibidir” dedi. [ANKEBUT SURESİ’nden]
«56. EY GERÇEKLERE İNANAN kullarım!
Şüphesiz yeryüzüm/arzım geniştir.
(Bir sıkıntı halinde hicret edebilir, yer değiştirebilirsiniz).
O halde yalnız ve yalnız Bana kulluk edin.
57. Her nefis ölümü tadıcıdır/tadacaktır.
Sonra da Bizim huzurumuza döndürülürsünüz.» [ANKEBUT SURESİ’nden]
«218. İman edenler, hicret edenler,
Allah izin verdiği için (saldırganlara karşı) cihat edenler
şüphesiz bunlar Allah’ın rahmetini umarlar.
Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.» [BAKARA SURESİ’nden]
«72. İMAN EDİP hicret eden
ve
Allah’ın tavsiye ettiği şekilde mallarıyla,
canlarıyla (saldırganlara karşı) cihat edenler
ve
(muhacirleri) barındırıp (onlara) yardım edenler var ya,
işte onlar birbirlerinin velileridir/dostlarıdır.
İman edip hicret etmeyenlere gelince hicret edinceye kadar,
onların velayetleri (güvenlikleri) size ait değildir.
Eğer din konusunda sizden (kültürel) yardım isterlerse,
sizinle aralarında,
sözleşme bulunan bir kavme karşı olmadıkça,
yardım etmek üzerinize borçtur.
Allah yaptıklarınızı hakkıyla görendir.» [ENFAL SURESİ’nden]
«74. İman edip hicret eden
ve
Allah yolunda (saldırganlara karşı) cihat edenler
ve
(muhacirleri) barındırıp (onlara) yardım edenler var ya;
işte onlar, gerçek müminlerdir.
Onlar için bir bağışlanma
ve
bol bir rızık vardır.
75. Daha sonra iman edip hicret eden
ve
sizinle birlikte (saldırganlara karşı) cihat edenlere gelince,
işte onlar da sizdendir.
Allah’ın kitabınca kan (bağı olan) akrabaları
birbirlerine (vâris olmaya) daha lâyıktırlar.
Şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.» [ENFAL SURESİ’nden]
«89. Arzu ettiler ki kendilerinin küfre saptıkları gibi
siz de sapasınız da beraber olasınız.
Bu sebeple onlar,
Allah yolunda hicret edinceye kadar içlerinden dost edinmeyin.
Eğer düşmanlığa yönelirlerse onları yakalayın
ve savaş hali içinde etkisiz hâle getirin.
Onlardan ne bir dost edinin, ne de bir yardımcı.» [NİSA SURESİ’nden]
«97. KENDİLERİNE zulmediyorlar iken,
meleklerin canlarını aldığı kimseler var ya,
melekler onlara şöyle derler:
“Ne durumdaydınız (niçin hicret etmediniz?)”
Onlar da:
“Biz yeryüzünde zayıf ve güçsüz kimselerdik” derler.
Melekler:
“Allah’ın arzı (yeryüzü) geniş değil miydi,
oraya (başka bir yere) hicret etseydiniz ya!” derler.
İşte bunların gidecekleri yer cehennemdir.
O ne kötü varış yeridir.
98. Ancak, gerçekten zayıf ve güçsüz olan, çaresiz kalan
ve
hicret etmeye yol bulamayan erkekler, kadınlar
ve çocuklar başkadır.
99. Umulur ki, Allah bu kimseleri affeder.
Çünkü Allah; çok affedicidir, çok bağışlayıcıdır.
100.Kim Allah yolunda hicret ederse,
yeryüzünde gidecek çok yer de bulur, genişlik de…
Kim Allah’a
ve
Peygamberine hicret etmek amacıyla,
evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse,
şüphesiz onun ödülü Allah’a düşer.
Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.» [NİSA SURESİ’nden]
«58. ALLAH YOLUNDA hicret edip de sonra öldürülmüş
veya ölmüş olanlara gelince,
Allah onlara muhakkak güzel bir rızık verecektir.
Şüphe yok ki Allah rızık dağıtanların en hayırlısıdır.
59. Elbette onları hoşnut olacakları bir yere koyacaktır.
Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir,
halimdir (hemen cezalandırmaz, mühlet verir).
60. Bu böyle!
Bir de kim, kendisine verilen eziyetin dengiyle karşılık verir de
sonra yine kendisine zulmedilirse,
elbette Allah ona yardım eder.
Hiç şüphesiz ki Allah; çok affedendir, çok bağışlayandır.» [HAC SURESİ’nden]
«117.ANDOLSUN ALLAH;
Peygambere ve o sıkıntılı zamanda ona uyarak hicret edenlere
ve
ona yardım edenlere tövbelerini kabul ederek lütfetti.
Ki içlerinden bir kısmının kalpleri az kalsın,
kayacak gibi olmuşken tövbelerini kabul ederek onlara lütfetti.
O, onlara karşı çok şefkatli, çok merhametlidir.» [TEVBE SURESİ’nden]
Bir cevap yazın