Kendi Mealimizi YAŞAYARAK HAZIRLADIK desek abartı olmaz.
Mealimiz yayın hayatına kazandırılıncaya kadar özellikle Prof.Dr. Süleyman ATEŞ Hocamızın Meali üzerinde çalışmalar yapıyorduk.
Kendi çalışmalarımı ve Ev Sohbetlerinde sürekli okuduğumuz Kur’an Mealini; çocuklarımla okuduğumda da ÖRNEKLİK olsun diye AYETLER üzerinde dura dura, düşüne düşüne: EMİRLERİ, YASAKLARI, TAVSİYELERİ ve ALLAH TARAFINDAN VERİLEN BİLGİLERİ ayrı ayrı işaretliyor ve değerlendiriyorduk.
HER KÜLTÜR SEVİYESİNDEN ve HER YAŞTAN İNSANIMIZ İLE BİRLİKTE ÇALIŞTIM… Her yaştan insanın anlayışına sundum… Özellikle çocuk yaşta olan, yani o zamanlar 9 yaşındaki oğlum Furkan Türkmen, 7 yaşında iken kızım Esra Türkmen Kılıç ve en son 2006 yılındaki baskısında Ortaokula giden küçük oğlum Seyyid Kutub Türkmen ile gece gündüz okuduk. Onun anlamadığı kelimeleri değiştirip anlayabildiği kelimeleri koydum. Aynı yıl artık büyümüş ve evlenmiş olan büyük oğlumun eşi, gelinim ile de Sure ve Ayetler üzerinde birlikte çalıştık.
~ Çocuklarımla Kur’an Meali okurken; okuduğumuz HER AYET’te;
1) ALLAH’IN BİZE EMİRLERİ NEDİR, diye düşünüyor ve ayetlerde geçen emirleri buluyor ve altını MAVİ KALEMLE ÇİZİYOR veya fosforlu kalemlerle üstünden geçiyorduk.
2) ALLAH’IN BİZE NEHİYLERİ, YASAKLARI NEDİR, diye düşünüyor ve ayetlerde geçen nehiylerin/yasakların altını KIRMIZI KALEMLE ÇİZİYOR veya fosforlu kalemlerle üstünden geçiyorduk.
3) ALLAH’IN BİZE TAVSİYELER NEDİR, diye düşünüyor ve ayetlerde geçen tavsiyelerin altını SİYAH KALEMLE ÇİZİYOR veya fosforlu kalemlerle üstünden geçiyorduk.
4) Ve ALLAH BİZİ HANGİ KONULARDA BİLGİ SAHİBİ KILIYOR, diye düşünüyor ve ayetlerde geçen bilgilerin altını YEŞİL KALEMLE ÇİZİYOR veya fosforlu kalemlerle üstünden geçiyorduk.
~ İşte değerli dostlar; Kur’an Ayetlerini okurken, düşünürken BU DÖRT MADDEYİ Aklımızdan hiç çıkarmayalım. O zaman Kur’an’ı anlamak ve hayatımıza almak (yaşamak) çok kolaylaşacaktır. Çünkü Allah; AYETLERİNİ BİZİM İÇİN BÖYLECE KOLAYLAŞTIRMIŞTIR!..
Bu çalışmanın bana ve çocuklarıma çok faydası oluyordu, bunu gözlemliyordum.
Şunu hiçbir zaman unutmayalım; bir insan hiç kültürsüz de olsa (misalen; dağdaki Çoban kardeşimiz de olsa yani okuma yazma bilmeyen bir insan da olsa demek istiyorum) EMİR NEDİR, bilir; YASAK NEDİR bilir; TAVSİYE NEDİR bilir; VERİLEN BİR ŞEYİN BİLGİLENDİRME MAKSATLI OLDUĞUNU bilir…
Çünkü ya Büyükbabası, Büyükannesi ya da Babası, Annesi, Amcası, Dayısı, Teyzesi, Halası, Abileri, Kardeşleri İLLÂ Kİ KENDİSİNE ya BİR EMİR vermiştir: ŞUNU YAP, ŞUNU GETİR, ŞUNU GÖTÜR vs. diye ya da BİR YASAK KOYMUŞTUR: Şunu yapma, bundan kaçın, sakın şununla arkadaşlık kurma vs. vehayutta: Şunu şunu yaparsan iyi olur, şundan şundan da kaçınırsan çok iyi olur senin için gibi… Ve yine İLLA Kİ BİR KONUDA ÖĞÜT ALMIŞTIR veya BİRŞEYİN İYİLİĞİ, FAYDASI HAKKINDA KENDİSİNE BİLGİ VERİLMİTİR. Eğer bu kardeşimiz Çoban ise; güttüğü hayvanlar hakkında Tecrübe sahibi büyükleri tarafından bilgi verilmiştir, Memleketleri hakkında, daha önce yaşamış insanlar, ataları hakkında bilgiler verilmiştir.
Ne demek istediğimi ÇOK İYİ ANLADIĞINIZI BİLİYORUM…
~ 1995-1997 yılları arasında ise İstanbul’da 99.3 Radyo Mim’de yaptığım: “Örnek Bir Kur’an Nesline Doğru” radyo programımda da hemen sunuş konuşmamdan 20.00-21.30’dan sonra: İNİŞ SIRASINA KUR’AN OKUMA BÖLÜMÜ ile 7’den 70’e herkesin canlı yayına katılarak: EVİNDEKİ MEALLERDEN tam 2 saat; 21.30-23.30’a kadar herkese okuttum.
Anlayamadıkları kelimelerin yerine anlayabildikleri kelimeleri koydum ve öylece anlamalarına katkıda bulundum.
Yani bizim Meal aslında; YAŞAYAN/CANLI/GÜNCEL BİR MEAL olmuş oldu…
İçten sevgilerimi sunarım…
Bir cevap yazın